top of page

ÜSTÜN ZEKÂ HAKKINDA MERAK EDİLENLER

  • Yazarın fotoğrafı: TÜZDEV
    TÜZDEV
  • 22 Tem 2019
  • 3 dakikada okunur

1.Öncelikle üstün zekâlı nedir? Zekâ seviyesi hangi derecelerde olmalıdır?

Üstün zekâ, genel zekâ alanlarında bariz şekilde yaşıtlarından önde, bir başka deyişle ortalamanın üstünde olma durumudur. Yaş ortalamasının gerektirdiği düzeyin gözle görülür şekilde aşılması gerekir. Genel zekâ alanlarının tümünde bu çocukların yaşıtlarından en az iki yaş önde olmaları beklenir. Geçerlik ve güvenilirliği kanıtlanmış ve standardizasyonu yapılarak ülkemizde de kullanılmakta olan zekâ testlerine göre 120 puan ve üzeri üstün zekâ olarak değerlendirilirken dahi seviyesi için 140 puan aşılmalıdır.

2.Üstün zekâlı çocuklar nasıl anlaşılır?

Üstün zekalı çocukların bazı özellikleri vardır. En başta araştırmacı bir kimlikleri olur. Merak duyguları ön plandadır. Devamlı sorgulama ve öğrenme peşinde olurlar. Yönetmek isterler, lider ruhludur. Ölüm, savaş, göç gibi sosyal konular ilgilerini çeker ve bu tür olaylara karşı hassasiyet gösterirler. Sağduyuları yüksektir. Sokakta üşüyen bir kedi için endişe duyup ona nasıl yardım edeceklerinin planını yapmaya çalışırlar. Kelime dağarcıkları zengindir, kendilerini ifade etmekte başarılı olurlar. Genellikle yetişkinlerle ve kendilerinden büyüklerle arkadaşlık kurma taraftarı olurlar, çünkü ileri düzeydeki zihinsel gelişimleri kendi akranları ile anlaşmakta güçlük çekebilir. Pek çok ilgi alanları olur ve bunlar arasında bir geçiş halinde olurlar. Yaratıcılıkları yüksektir. Hafızaları kuvvetlidir. Mizah anlayışları gelişmiştir. Hızlı düşünürler.

3.Ebeveynler, çocuklarını fark ettikten sonra nasıl bir yol izlemeliler?

Ebeveynler bu durumu fark ettiklerinde öncelikle çocuklarının bir ‘çocuk’ olduğunu unutmamalıdır. Çocukları ile ilgili yüksek beklentilere girmemelidir. Yüksek beklentiler çocukta kaygıya yol açabilir. Üstün zekâlı çocuklar yaşıtlarından daha öndedir ancak her alanda aynı düzeyde yetkin olmak zorunda da değillerdir. Aileler, çocuklarının güçlü becerilerini geliştirmek amacıyla okul haricindeki zamanlarda bilişsel seviyelerine uygun çeşitli etkinliklere katılmalarını sağlayabilirler. Diğer yandan çocukların sosyal gelişimlerine de katkıda bulunulmalıdır. Bunu başarmak için ise çocukların normal zekâya sahip olan yaşıtları ile de vakit geçirmesi önerilir. Çocukların zihin arkadaşlığı ve duygu arkadaşlığı kurabilecekleri iki ayrı arkadaş grupları olmalıdır. Merak duyguları yüksek olan bu çocukların soruları doyurucu şekilde cevaplanmalıdır. Daima dürüst ve adil davranılmalıdır, çünkü onlar şiddetli adalet savunucularıdır. Ailelerin çocuklarının merak duygularını ve öğrenme heveslerini kırmayacak şekilde, onların fikirlerine saygı duyarak hareket etmeleri gerekir. Üstün zekâlı çocukları gerçekten kulak kabartarak dinlemek gerekir. Başarıları takdir ve teşvik edilmeli ancak aşırıya kaçılmamalı, her başarıya bir ödül verilerek çocuk şımartılmamalıdır. Yaratıcılıklarını besleyecek ortamların oluşmasına izin verilmelidir. Çocuklarla bol okumalar yapılarak hayal güçlerinin zenginleşmesine katkı sağlamak önemlidir. Ailelerin çocuklarına destek olurken diğer yandan üstün zekâlılık konusunda kendilerini okumalar yaparak ve araştırarak geliştirmeleri de gerekmektedir.

4.Bu çocuklar, kaç yaşından itibaren eğitim almaya başlamalılar?

Üstünlük potansiyelinin erken yaşlarda tespit edilmesi önemlidir. Bu sayede çocukların geleceklerine erken yatırım yapma imkanı olur ve kendilerini daha fazla geliştirebilmeleri sağlanır. Üstün zekâlı çocuklara yönelik çalışmalar genellikle ilkokul çağı itibari ile başlıyor olsa da daha küçük yaş grupları için aile ile çocuğu geliştirebilecek etkinlikler mevcuttur. Çocuklar erken yaşta tespit edildiklerinde yaratıcılık ve yeteneklerini destekleyici çalışma gruplarında ve aktivitelerde yer alabilir. Ayrıca küçük yaş grupları için okul öncesi çalışmalar yapan kurumlar mevcuttur.

5.Geç fark edilmiş bir üstün zekâ için geç kalınmış denebilir mi?

Keşfedilmiş hiçbir üstün zekâ geç kalınmışlık anlamı taşımamaktadır. Erken yaş tercih edilse de zekâ her yaşta geliştirilebilir. Bireyin kendini geliştirebilmesi ve daha mutlu bir hayat sürebilmesi için farkındalığın erken yaşta gerçekleşmesi elbette tercih edilir. Aksi takdirde yaşları ilerledikçe bu çocukların keşfedilmesi zorlaşarak çeşitli davranış ve uyum sorunları ortaya çıkabilir. Zekânın en hızlı erken çocukluk döneminde geliştiği göz önünde bulundurulursa bu potansiyeli olabildiğince erken keşfetmek ve körelmesine izin vermeden işlemek gerekir.

6.Normalden farklı olarak nasıl bir eğitim almaları gerekiyor?

Üstün zekâlı çocuklar normalden farklı olarak yeteneklerini parlatabilecekleri bir ortama ihtiyaç duymaktadır. Ezber yerine araştırma, sorgulama, sentez, analiz gibi süreçler onlar için çok değerlidir. Teoriden çok pratiği tercih ederler. Zihinlerinde tasarladıklarını hayata geçirebilecekleri özgür bir çalışma alanı isterler. Bu çocukların bilişsel ve sosyal yönlerini ihmal etmeden geliştirmek gerekir. Üretmekten zevk alırlar. Bilişsel becerileri akranlarından daha önde olduğundan bu çocukların çevreleri tarafından kabul edilmeleri ve çevrelerine uyum sağlamaları için normal zekâya sahip çocuklara göre daha fazla özen gösterilmelidir.

7.TÜZDEV’de ne gibi faaliyetler bulunmaktadır?

Biz çocuklarımızın tasarım gücünün ortaya çıkarılmasına ve geliştirilmesine katkı sunmak üzere, atölye çalışmalarımız yapılandırıyoruz. Çocuklarımızın kendilerini her ortamda ifade edebilmelerine zemin oluşturmaya çalışıyoruz. Her bir atölyemizin temelinde bu var. Akademik kaygılardan uzak, çok yönlü gelişime yönelik içerik geliştiriyoruz. Çocuklarımızı tek bir kalıba sokmadan, onların kendi renklerini ve duygularını tasarımları ile davranışları ile ortaya koymaları için ortam sunuyoruz. Bunu yaparken ebeveynlere de danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Her atölyemiz kendi içinde bölümlerden oluşuyor. Çocuklarımızın severek ve isteyerek gelmesini çok önemsiyoruz. Alanında uzman kadromuz ile her bir çocuğumuzun kendini ürünleri ile, fikirleri ile duruşu ile lider yönü ile veya güçlü yönleri ile ifade edebilmelerinin önünü açmaya gayret ediyoruz. Sınıfımızda atölye liderimiz ve gözetmen öğretmenlerimiz çocuklarımızın gelişimini yakından takip ediyor. Aile ile bilgilendirme toplantıları, geniş katılımlı veli seminerleri ile vakfımızın bütün imkanlarını çocuklarımızın hizmetine sunuyoruz. Bu süreçte gerek velilerimizden, çevremizdeki eğitimcilerden gerek ise bu süreçte gönün birliği yaptığımız tüm dostlardan destek görüyor ve bize duyulan güveni hissediyoruz. Bu alanda yeni projelerimiz ile çalışmalarımız devam edecek.

Her ne kadar avantajlı bir durum olarak görülse de üstün potansiyele sahip olmak bu çocuklarla gerektiği şekilde ilgilenilmediği zaman dezavantaja dönüşebilmektedir. Bu nedenle yetişkinlerin öncelikli hedefi çocuklarının sahip olduğu potansiyelin körelmesine izin vermeksizin aynı zamanda mutlu olmaları için çabalamak olmalıdır.

 
 
 

Comments


bottom of page